Almanya’da diş hekimliği mesleğinizi yapmayı düşünüyor ama nereden başlayacağınızı bilmiyorsanız ya da çalışma şartları hakkında bilgi sahibi olmak istiyorsanız bu yazımız tam size göre. 

Dil öğrenmek

Almanya'da diş hekimi olmak istiyorsanız yapmanız gereken ilk şey dil ögrenmek. Almanca zor derler ama kendi içinde bir mantığı hatta matematiği olan bir dil :) İngilizceniz de varsa hem yapısal benzerlikler hem de kelime benzerlikleri ile ögrenmeniz daha da kolaylaşabiliyor.  

Doktorluk mesleği hastalarla ve meslektaşlarınızla sürekli iletişim içinde olmanızı gerektirdiğinden ve açık, anlaşılır bir iletişimin yani sıra tıbbi bir Almanca bilgisi de gerektirdiğinden ileri düzeyde, en az C1 seviyesinde bir dil bilgisine ulaşmanız bekleniyor. Sıfırdan bu seviyeye ulaşabilmeniz düzenli ve disiplinli bir çalışmayla yaklaşık bir yılınızı alıyor.  

Almanca bilginiz B2 seviyesine geldiği zaman mesleki denklik ve çalışma izni başvurularına, iş görüşmelerine başlayabiliyoruz. 

Aprobasyon ve Çalışma İzni (Berufserlaubnis) 

Aprobasyon ömür boyu geçerliliği olan mesleki onayınız demektir ve başvurudan sonra bu onayı alabilmeniz 1 ila 2 yıl sürebilmektedir.
Bu süre zarfında çalışma iznine (BE) başvuruda bulunup iki yıl geçerli olan bu izinle çalışmaya başlayabilir, o sırada da aprobasyon için işlemlerinizi yürütebilirsiniz.  

Aprobasyon sınavsız alınabildiği gibi sınava girmeniz de istenebilir. Mesleki tecrübenizin çok olması ve aldığınız her eğitimi eksiksiz olarak belgelendirip sunmak onayınızı sınavsız almakta büyük avantaj sağlar. Eğer sınava tabi tutulmanız istenirse bu sınavda da (Kenntnisprüfung) mesleki yeterlilik sınanır. Almanya’da bu sınava hazırlayan kurslar mevcut. 

Eğer sınavla da onay alınamazsa çalışma izni iptal olur. Almanya’ya doktorluk ve diş hekimliği yapmak üzere gelen pek çok Türk doktorumuz sınavsız da sınavlı da onaylarını almaktadırlar.  

Almanya ile Türkiye arasındaki farklar

En büyük farktan başlayacak olursak, Almanya'da her şey kurallı ve dakik. Hasta hakları, doktor hakları kanunlar tarafından korunuyor ve hakkınızı aramanız alıştığınız kadar zor değil. Hastanızın saat 8’deki randevusuna saat tam 8’de gelmesi sizin de bir zaman sonra alışıp, benimsediğiniz bir durum olacak. Bu dakiklik ve kuralcılığı bir zaman sonra monoton bulanlar da yok değil. Hayatın her alanında durum böyle çünkü. Türkiye’nin karmaşasını ve coşkusunu, sokakların canlılığını özleyebiliyor insan.

Bir diğer fark ise akademide kendini gösteriyor. Türkiye’de doktor sayısı fazla, akademide kalmak isteyenler için kadro az ve bu tür şeyler ne yazık ki biraz şansa kalıyor.  İleri eğitimler için seçenekler Almanya’daki kadar zengin değil. Almanya’da diş hekimleri için her hafta sonu katılabileceğiniz, sonunda unvan alabileceğiniz eğitimler var.  

Almanya’da diş hekimliği mesleğinde Türkiye’deki gibi çeşitli uzmanlık alanları yok. İki ana dal var. Lazer destekli diş hekimliği uzmanlığı veya estetik diş hekimliği uzmanlığı gibi profesyonellikleri ek eğitimlerle unvanınıza ekleyebiliyorsunuz. 

İlk gittiğinizde iki yıl süreyle stajyer diş hekimi sayılıyorsunuz, işveren de bunu bilerek sizi işe alıyor ve genellikle normal hekim maaşı vermiyorlar. Fakat işinizi henüz Türkiye’den bulup gitme imkânınız olursa o zaman daha iyi bir maaşa anlaşmanız mümkün. 

Kaynak: https://www.dentiss.com